İşte yurdumun en çok görülmesi gereken yerlerinden biri Niğde Alaaddin Camii.Niğde Kalesi’nin bulunduğu tepededir.
Niğde Sancakbeyi Ziynettin Beşare tarafından 1223 yılında I. Aladdin Keykubat adına yaptırılmıştır. Taş işçiliği ve orijinal mimarisi ile Anadolu Selçuklu camilerinin en iyi
örneklerinden biridir.
Dikdörtgen bir yapıya sahiptir.
Yapı iki sıradan dörder ayakla üç bölüme ayrılır.
Diğerlerine nazaran daha geniş olan
orta bölüm tavanında aydınlık penceresi de bulunur.
Caminin mihrap önü tavanı yan yana üç kubbe ile örtülüdür.
Selçuklu Mimarı sanatının tüm inceliklerini yansıtmasının yanında bu
camii’yi meşhur kılan en önemli özellik Cami’nin kapı girişindeki
işlemeler, uygun ısık geldiğinde kadın başı
silüeti şeklini almasıdır.
Mayıs ayında sabahın ilk ışıklarında, kadın silüetinin çok
belirgin olarak görüldüğü söylenmektedir.
Doğu giriş kapısındaki bu kadın başı figürü ile ilgili efsane ise günümüze kadar ulaşmıştır.
Efsane kısaca şöyledir:
“Selçuklu Sancakbeyi Ziynettin Beşare’nin dillere destan güzelliği ile
meşhur bir kızı vardır. Sancakbeyi il merkezine bir cami yapılması için
emir verir.
Camiyi yapan usta da Sancakbeyi’nin kızına
gönlünü kaptırıverir. Camiyi yaparken, aşkını sonsuza kadar
yaşatmak isteyen usta, kapı duvarın taşlarına sancakbeyinin kızının yüz kısmının
silüetinin işlemek için büyük emek verir. Asırlardır Sancakbeyi’nin kızının yüzü, Alaadin
Cami’nin kapısında ışık gölgesi olarak belirmektedir.
Ustanın umutsuz bu aşkı taşlara işlediği böylelikle rivayet edilir.