Damat İbrahim Paşa
Damat İbrahim Paşa (d. 1660 - ö. 1730 İstanbul) Eski adı Muşkara olan Nevşehir’de 1660 yılında doğmuştur. Babası sipahilerden İzdin voyvodası Ali Ağa’dır. İbrahim, köyünden kalkıp hemşeri ve akrabalarını ziyaret etmek aynı zamanda iş bulmak amacıyla İstanbul'a gelmiş. ve akrabası eski saray katibi Mustafa Efendi'nin delaletiyle.1689(1100 H) senesinde evvela sarayın helvacı ocağına ve daha sonra eski saray baltacıları ocağına girmiştir.
Damat İbrahim Paşanın sadrazamlığı döneminde başını batıya çeviren Osmanlı Devleti, Avrupa'nın sanat ve kültüründen istifade etmek üzere kendisine küçük de olsa bir pencere açmağa muvaffak olmuştur.
İbrahim Paşa devlet işlerine vakıf, düşünceli, siyaset sahibi, mutedil, kadirşinas, kabiliyetli ileriyi gören bir yönetici idi. Padişahın en yüksek teveccühünü kazanmakla ve bütün işleri eline almakla şımarmamış, kendisine fenalık yapmış olanlara dahi yardım elini uzatarak onları utandırmıştır.
Bir taraftan Çırağan ve helva sohbetleri, şuara meclisleri, musiki alemleri ile zamanını geçirirken, diğer taraftan ulemayı himaye ve ilmi eserleri tercüme ettirmek, kültür hareketlerini yaymak için matbaa tesis etmek, milli sanayii himaye etmek gibi hizmetleri de ihmal etmemiştir. Seleflerinden ne Sokullu Mehmet Paşa ve ne de Köprülüzade Fazıl Ahmet Paşa ayarında siyaset ve askeri işlerde mühim rol oynamamıştı; devlet yönetiminde onlar kadar katı değildi. Ancak faal ve teşkilatçı idi.
İran’a seyahat etmiş olan Lehli misyoner Krusinski'nin İran-Afgan muharebesine dair olan eserini, Damat İbrahim Paşanın isteği üzerine, İbrahim Müteferrika Tarih-i Seyyah adıyla Türkçeye çevirmiş olup ilk matbaada basılmıştır.
İbrahim Paşa'nın yalısı Beşiktaş’ta Çırağan mevkiinde Mevlevihane'ye bitişik olup, III. Ahmet de, sık sık buraya gelip eğlencelere katılırdı.
Damat İbrahim Paşa, eşi Fatma Sultan'la müşterek olarak İstanbul'da Şehzade camii yakınında dershane (Darülhadis) ile talebeye mahsus odalar, sebil, kütüphane, ve çeşme gibi hayırlı tesisler vücuda getirmiştir. Bu tesisler 22 Mayis 1720 de tamamlanarak mera-simle halkın hizmetine sunulmuştur.
Yine İstanbul'da Yeni postahane arkasındaki Acımusluk Sokağına çıkan yokuşun başında Damat İbrahim Paşa'nın 1719 M. tarihli Darulhadis, mektep ve sebili vardır. Ortakoy camisinin önündeki çeşme, Üsküdar'da Şemsipaşa semtinde Hüsrevağa camii önünde bulunan 1730 M. tarihli çeşme ile Çubuklu camii yakınındaki Mesire çeşmesi de İbrahim Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Damat İbrahim Paşa'nın yaptırmış olduğu eserlerden en mühimi, kendisinin doğmuş olduğu ve evvelce Muşkara adlı bir koy iken, sonra imar ederek şehir haline koyduğu Nevşehir dedir. İbrahim Paşa'nın eski adıyla Muşkara ve yeni adıyla Nevşehir olan buradaki tesisle-rin yapılmasına 1718 Mayısta başlanmıştır. Damat İbrahim Paşa'nın Ürgüp İlçesinde de on kadar çeşmesi vardı. İzmir'de deniz kenarında Mısır Çarşısı adı verilen bir çarşı da İbrahim Paşa'ya aitti.
Damat İbrahim Paşa'nın ilk eşinden olan oğlu Genç Mehmet Pasa, 1723 M. de III. Ahmet'in kızı Atike Sultan'la nişanlanarak vezir olmuş ve bir buçuk ay sonra da nikahı yapılmıştır. Mehmet Paşa babasının vakfına mütevelli olmuş ve 1769 M. de vefat ederek babasının yanına defnedilmiştir. III. Ahmet'in damadı olan bu genç Mehmet Paşa'nın da Ibrahim adında bir oğlu vardı. Damat İbrahim Paşa ahfadı son zamanlara kadar gelmiştir.
Bunlardan Hayri Bey isminde bir zatın Gü-vahi dil isimli bir divani ve Farsça kavaide dair Levhat-ül kavaid ve lügate dair Zeban ve abada dair de Adab-üs süluk ve Abad-ül üdeba isimlerinde eserleri vardır.
Yorumlar -
Yorum Yaz